Amerikalılar bu şehre “Big Apple” adını vermektedir. Yani türkçe anlamı ile “Büyük Elma” diye geçiyor. Aynı zaman da New York hiç uyumayan şehir ünvanını da almış.
ABD New York Nasıl Bir Şehir?
New York, atlas okyanusunun kenarına kurulmuş. Oldukça büyük bir şehir. Türkiye için İstanbul ne ise Amerika için de New York o dur. Dünyaca ünlü bir şehirdir. Kitaplara, dergilere ve televizyonlara haber olmuş muazzam ve görülmesi gereken yerlerden birisidir. Tabi eğer ki imkanınız el veriyorsa bu şehre uğramadan asla geçmeyin.
Seyrettiğimiz Amerikan filmlerinde zaman zaman mutlaka bir sokağına, caddesine, parkına, mahallesine ya da o ünlü taksilerine rastlamanız mümkündür.
New York denilince ilk akla gelen Özgürlük Heykelidir. Bu heykel Fransızların Amerika Birleşik Devletlerine vermiş olduğu hediye bir heykeldir. Time Square, Amerikanın ve New York’un en meşhur meydanlarından birisidir. Özellikle bu meydana gece gezmenizi tavsiye ederim. Resmen renk cümbüşü oluyor. Binaların yanlarına entegre edilmiş büyük devasa televizyon ekranları ile güzel bir görüntü oluşturuyor. Eğer ki gezmek isterseniz bu meydana da uğramadan gitmeyin diyorum.
Yeni Şehir metrosu bu şehrin en büyük metrolarından birisidir. Bir yerden bir yere ulaşım bu metrolar sayesinde çok daha hızlı ve pratiktir. Eğer ki bir yerden bir yere gidecekseniz mutlaka metroları tercih etmenizi öneririz. Günde yaklaşık olarak 5 milyondan fazla yolcu metroları tercih etmektedir.
Bir diğer gezilecek yerlerden birisi ise şehrin ortasında yeşillere bürünmüş dev bir park onun adı “Central Park” olarak geçmektedir. Buraya kadar gelinip de bu parkı görmeden olmaz. Trafik ve gürültüden uzak kafa dinleyebileceğiniz ailecek piknik yapmak içinde gelebileceğiniz bir nefes alma bölgesidir. Bu park da zaman zaman Hollywood ünlülerine rastlamanız da mümkündür. Eğer yolunuz düşerse bu parka da mutlaka uğrayın.
Manhattan bölgesinde ise her sokak başında mutlaka bir Hot dog’çıya rastlamanız mümkündür. Buraya gelip illa ki ingilizce bilmeniz şart değil. Her ülkeden insanlar gelip burada İngilizce bilmemelerine rağmen Hot Dog satabiliyorlar.
New York 9 Milyon nüfusa sahip bir şehir. Amerika Birleşik Devletlerinin en kalabalık şehirlerinden birisidir. İtfaiye, Polis, Ambulans sirenlerinin hiç susmadığı koca bir dünya olarak da nitelendirilebilir. Sürekli bir hareket var burada. Mannathan New York’un kalbi olarak da söylenebilir.
Bu ada yaklaşık olarak 22 km uzunluğunda 3 km genişliğinde dikdörtgen şeklindedir. Buraya ilk gelen Hollandalı sömürgeciler 1626 tarihinde yerli halk kızıl dereliler den adayı 24 dolar tutarında incik, boncuk gibi değerli taşlar ile satın almışlardır. Şehrin ismini de New Amsterdam koymuşlardır. O zaman bırakın kızıl derelileri hollandalılar bile belki bir zamanlar dünyanın en pahalı bir yer olacağını nereden bilebilirlerdi.
Bugün mülk ve kira fiyatları resmen el yakacak seviyeler de. Binaların metrekare fiyatları ise dudak uçuklatacak cinsten. Vasat bir otelin bir gecesi bile 350 dolardan başlıyor. Lüks bir otelin fiyatı ise en az 450 dolardan başlıyor. Eğer ki buraya geleceksiniz cebinize bol miktar da para koymanızı tavsiye ederiz.
Bu şehirde dünyanın her bir yerinden insanlar yaşıyor. Renkleri, dilleri, dinleri, adet gelenek ve görenekleri birbirinden çok farklı yüz binlerce insandan söz edebiliriz. Siyahı, beyazı, çekik gözlüsü hemen her türlü insan bu şehri tercih etmiştir. Bunun yanında oldukça kültürlü bir şehirdir. New Yorklular, koşar gibi yürüyor, hızlı konuşuyor ve hızlı düşünüyorlar. Tüm bunları yapabilenler ise New Yorker sayılıyor. Burada bir deyim vardır. Time is Money yani zaman paradır. Hiç boş vakitleri olmamasına rağmen oldukça çalışkan ve üretken bir yerdir. Boşa geçirecek zamanları asla yoktur.
Bu yüzden zamanı olabildiğince çok iyi kullanmaya özen gösteriyorlar. Her bir yerde acelecilik hakim. İnsanlar konuşurken, çalışırken sürekli bir hareket halindeler. Yemeklerini bile ayakta atıştırmalık şeklinde yiyerek zamandan tasarruf edebiliyorlar. Özellikle öğle yemekleri ayakta yada yakınlarında ki bir kafe de hızlı bir şekilde yemeyi tercih ediyorlar. Yani kısaca buranın yerel halkı zamanı nakit olarak gören insanlardır.
Son olarak ise görülmesi gereken bir yer ise 5.cadde’dir. Nasıl İstanbul’da Nişantaşı alışverişin kalbi ise New York’da da buranın resmen kalbidir. Mağazalar burada yer açabilmek için resmen bir birleri ile kıyasıya yarışıyorlar. Pek çok ünlü mağazayı burada kolaylıkla bulabilirsiniz. Ancak fiyatları ile el yakacak cinsten bunu da şimdiden belirtmek isteriz. Ama bu her mağaza için geçerli bir durum değildir. İnsanlar burada yürüyorlar, alışveriş yapıyorlar. 5. cadde de olmanın kısaca zevkini yaşamaya çalışıyorlar.
Sizlere şunu söyleyebiliriz ki burası anlat anlat bitmez. Mutlaka dediğimiz gibi durumunuz el veriyorsa bire bir gidip kendiniz yaşamalısınız. O en ünlü yerleri kendiniz keşfetmelisiniz. Dediğimiz gibi mutlaka görmeniz gereken bir şehir.